DÜNYA BU KADAR • MAHİR ÜNSAL ERİŞ

Mahir Ünsal Eriş

Mahir Ünsal Eriş ilk romanının sayfalarını işte bu efsunlu cümle ile aralıyor. Hüzün ve hiçlik. Hiçlik duygusu ve akabinde gelen hüzün. Ve kabulleniş. Bu cümleyi çok seviyorum. Bana nerede olduğumu hatırlatıyor ve sonunda ne olacağımı hiç unutturmuyor.
  
  Kapı aralığında gönlümü fetheden Dünya Bu Kadar, içeriye buyur ettiğinde de çok güzel ağırlıyor beni. Mahir Ünsal Eriş'in öykücülüğü tüm olay örgüsüne sinmiş. İç içe girmiş hikayeler, birbirine ilmek ilmek eklenmiş kahramanlar...
  Roman üç bölüme ayrılmış ve her bölümün girişi ''Bir ikindi kahvaltısı yapacaklardı. Güneş gelmedi.'' diye açılıyor. Ve devamında bizi zaman yolculuğuna çıkarıyor. Bazen bir yasak aşka tanık, bazen yıkıcı olaylara şahit, bazense acınası bir hayata misafir oluyorsunuz. Çok sayıda kahramanın hikayesi birbirinin ardı sıra dantel gibi örülmüş. Bir çok kahramanın yolunun kesiştiği olay ise 17 Ağustos depremi. Mahir Ünsal Eriş yakın tarihimize damga vuran tüm sosyal olayların neredeyse hepsini kitabında alt metin olarak kullanmış. Fakat en belirgin olan olay Gölcük depremi ile ilgili tercihini ise kendisi Milliyet Kitap'taki söyleşisinde şu sözlerle açıklamış:

 “Aslında Büyük Gölcük Depremi’ni bir arka plan değil de hikâyenin önemli öğelerinden biri sayıyorum. Hem romanın gidişatındaki hem de romandaki birçok karakterin hayatına olan etkisiyle bu büyük deprem de romanın karakterlerinden biri sayılabilir belki. Çok büyük bir acıydı. Her an yeniden, belki de daha beterini yaşayacağımız bir acı. Hiçbir tedbir, hiçbir ders alma yok. toplanma alanları bile ranta peşkeş çekilmiş; rezidans, alışveriş merkezi olmuş. Ben bu türden büyük olaylara ‘anlatılmasa olmaz’ gözüyle bakarım genelde.” 

 Hikayeye dahil olduğunuz andan itibaren ise hudutları belli olmayan bir dünyanın içinde buluyorsunuz kendinizi aniden. Kaybolmuşluk hissiyle kapıldığınız öykülerin peşinden giderken başka kahramanın elinden tutarak çıkıyorsunuz gün ışığına sanki.
   Her olayın girdabından çıkıp sakin kıyıda soluk aldığınızda ise tekrarlıyorsunuz;
 ''...Burası bu kadar işte!''

  Romanla birlikte bir karmaşanın ve cümbüşün orta yerinde bulacaksınız kendinizi. Ama sonunda yolunuzu kaybetmeyeceksiniz. Telaş yok!

  Kahramanlarının öykü öykü akan hikayelerini kalender bir gülümsemeyle usul usul takip eden Eriş, Sait Faik Hikaye Armağanına uzaktan göz kırpmış...

 Son söz; Hangi kitabını okursanız okuyun bir Eriş kahramanında kendinizi bulacaksınız mutlaka. Tüm yenilmişliğinizle barışacaksınız.

  Mahir Ünsal Eriş'in mağrur kaybedenlerine bin selamla!

1 Aralık 2016
İletişim Yayınları
195 Syf.

0 yorum